25 Haziran 2010 Cuma

Gözlerinde Bir Çocuk Arıyorum!



Bir adım ötede duruyor aşk, en azından duruyor zannediyorum. Henüz bilmiyorum. Olacaklardan da ürkmüyor değilim.


Kollarını açıp gelen, sarılıp sarmalamak isteyen bir adamın karşısında durup bakıyorum. Gerçek misin? Senden önce benzer insanlar durdu orada, onların da heyecanını gördüm. Aynı senin baktığın gibi, sevgi dolu gözleri vardı.

“Ben onlar gibi değilim” diyebilirsin. Senin yerinde olsaydım, ben de aynı sözleri ederdim, ne kadar diğerlerine benzediğimi bilmeden.

İki yol var önümde; ya ne olursa olsun diyerek dalarım aşkın denizine, ya kaçar giderim benim bunları kaldırmaya gücüm yok diye.

Gitmek işin kolay kısmı ve akıl önce kolayı seçiyor. Aslında zorla uğraşmayı da sevdim yıllardır ama tükenmiş bir anıma denk geldin. Tenim kadar genç değil kalbim, zaten zorla atıyor. Kaçmak ve yok olmak en kolayı, hiç değmemiş saymak kelimelerimi aklının derinliklerine, bunu yapabilirim.

Zor olan ise kalıp savaşmak! Ancak bu savaşın yel değirmenleriyle yapılacağı kuşkusu yiyip bitiriyor içimi. Havaya savrulan kılıcımın, sonunda kendime saplanacağından kokuyorum.

Akışına bırakabilirim her şeyi, ne olacaksa olsun diyebilirim. Sen nereye sürüklersen, oraya doğru giderim. Çarpıp durduğumda tekrar ayağa kalkar, yine yalnızlığıma sarılır, aslanlar gibi yürür giderim. Bu cesarete sahibim ama bir şartla, kalbime söz geçirmem gerekiyor.

İçim sana akmadan, hayale kapılmadan, sadece geleni görüp onunla yetinerek devam edebilirsem, zararsız çıkarım bu ilişkiden.

Ne garip değil mi? İki insan aşka karar verdiklerinde -çünkü sanılanın aksine aşk kimseyi hazırlıksızken yakalamaz, içinde ona yer açtığın için gelir, bunun farkında olmasan bile- yanlarında birikmiş korkuları da getirirler. Her iki tarafın endişeleri, beklentileri birikir ilişkinin üstünde. İlk başlarda havadan bile nem kapar, tecrübesi üstünde duranlar. Hemen vazgeçmeye meyillidirler. “Olmayacak” diye geçirirler içlerinden, bir ayakları yolda, diğeri kaldırımdadır.

Ben yine de denemekten yanayım. Bir kez daha yanılmak üzerine çıkabilirim bu yolculuğa. Bir daha düşebilirim, bir daha üzülebilirim. Her şey ve herkes kadar acır içim, en fazla birkaç gözyaşı dökerim. Bunca yaşanmışlıktan sonra, belki onu bile es geçerim.

Bir adım ötede duruyor aşk. Belki bu gece, ne çıkarsa bahtımıza diyerek uzatırım elimi, kim bilir? Gözlerine bakacağım bu gece, gözlerinin derinliğine, içinde aşka susamış bir çocuk arayacağım. Bulursam, belki ben de severim….

Candan Ünal

Hiç yorum yok: